SİNEMA VE REKLAM SEKTÖRÜNDE YAPAY ZEKANIN OLUMLU VE OLUMSUZ ETKİLERİ NELERDİR? AVANTAJLARI NELERDİR?

Sinema ve Reklam Sektöründe Yapay Zekânın Olumlu ve Olumsuz Etkileri Nelerdir?

Yapay zekâ, pek çok alanda geleneksel yöntemlerin yerini almayı başardı. Özellikle reklamcılık, sinema gibi sektörler için önemli değişimler yarattı. Peki, hızla gelişen yapay zekânın yalnızca olumlu etkilerinden söz etmek mümkün mü?

Sinema ve reklam sektörü oldukça dinamik! Her geçen gün değişimle, gelişimle bir arada olan bu sektörler elbette teknolojiyle de yakından bağlantılı. Senaryo yazarlığından proje planlamasına kadar birçok alanda yararlanılan yapay zekânın hem olumlu hem olumsuz etkilerinden söz edebilmek mümkün. İşte sinema ve reklam sektöründe yapay zekâ tartışmaları!

Reklam ve Sinema Sektörünün Yapay Zekâ ile Olan İlişkisi

Sinema ve reklam sektöründe yapay zekâ oldukça özgür bir alana sahip. Yapay zekânın görüntü, ses ve metin tanıma ile karar alma nitelikleri; sinema ve reklam sektöründe önemli etkiler yaratıyor. Örneğin Hollywood sineması, yeni teknolojilerin kullanımında bir adım önde. Filmlerin pazarlaması için büyük yatırımlar yapılan Hollywood yapımlarında yapay zekâ sayesinde en doğru adımlar atılabiliyor. 

Buna göre sinema sektöründe yapay zekânın kullanımı şöyle sıralanabilir:

• Yapımların türünü/konusunu belirlemek,
• Aktör seçimine karar vermek,
• Hedef kitle belirlemek,
• Gişeyi önceden tahmin etmek.

Uzmanlara göre yapay zekânın reklam sektöründeki etkileri ise şöyle:

• Hedef kitlenin belirlenmesi,
• Reklamın planlanması ve üretimi,
• Reklamın müşteriye ulaştırılması,
• Satın alma davranışlarının incelenmesi.

Doğru Hedefe Ulaşmanıza Yardımcı: Yapay Zekânın Avantajları

Yapay zekâ doğru şekilde kullanılırsa istenilen hedefe ulaşmada büyük katkı sağlar. Genel olarak yapay zekânın sinema ve reklam sektöründeki avantajlarını şöyle sıralayabiliriz: 

• Maliyeti Düşürür: Piyasaya yeni bir ürün/hizmet sunmak istiyor olabilirsiniz. Böyle bir durumda ürünün/hizmetin satılacağı hedef kitleyi doğru bir biçimde belirlemek maliyetinizi büyük oranda düşürür. Örneğin bir saha araştırması yapmanıza gerek kalmadan yapay zekâ size birçok bilgiyi sunabilir.
• Zaman Tasarrufu Sağlar: Belirlenen bir zaman dilimi içinde kullanıcı deneyimlerini analiz ederek hedef kitle belirlemek mümkün. Bunun yanı sıra çeşitli süreçlerde yapay zekânın kullanılması projenin daha kısa sürede ortaya çıkmasını sağlar.
• Ürün Yerleştirmeyi En Doğru Biçimde Kullanır: Hedef kitlenizi belirledikten sonra yapay zekâ algoritmaları ile ürünün en doğru yere konumlanması sağlanır.
• Yapay Evren İmkânı: Reklam ve sinema sektöründeki prodüksiyon süreçleri oldukça zahmetli. Yapay zekânın sunduğu yapay evren ise fiziki olarak bir yerde bulunma zorunluluğunu ortadan kaldırıyor. Çekilmesi zor olan sahneler çok daha kolay hâle gelebiliyor. Yapay zekâ, alana ihtiyaç duymadan yaratılan sahnelerle pratik ve gerçekçi bir deneyim sunuyor.
• Kişiselleştirilmiş Deneyimler: Sinema ve reklam sektörü için internet web tabanları önemli bir yere sahip. Yapay zekâ algoritmalarının kullanıldığı Video On Demand(VOD) olarak bilinen video izleme platformlarında kişiselleştirilmiş deneyimler sunuluyor. Hedef kitleler için en uygun içerikler en pratik şekilde onlara ulaştırılabiliyor.

Her Şey Toz Pembe Olamaz!: Yapay Zekânın Dezavantajları

Yapay zekânın yararları olduğu doğru! Peki zararları? Yapay zekânın sinema ve reklam sektöründeki dezavantajlarını şöyle sıralayabiliriz:

• Etik Çekinceler: Yapay zekâ, etik değerler konusunda birtakım sakıncalar barındırıyor. Algoritmalarla toplanan ve kullanılan verilerin gizlilik ihlaline uygunluğu konusunda büyük şüpheler bulunuyor. 
• Yapay Zekânın Sınırları: Uzmanlardan birçoğu yapay zekânın "zekâsının" sınırlı, insanın hayal gücününse sınırsız olduğu konusunda hemfikir. Özellikle senaryo konusunda yapay zekâya tamamen güvenebilmek söz konusu değil. Yapay zekânın ürettiği bir senaryo oldukça sığ bir bakış açısı verebilir.
• Telif Hakkı Tartışması: Yapay zekâ içeriklerinin kime ait olduğuna yönelik bir tartışma var. Örneğin, bir oyuncunun yapay zekâyla reklam veya film için ortaya çıkardığı ürünün telif hakkı şirkete mi yoksa oyuncunun kendisine mi ait olduğu konusu tartışmalıdır.

Ayrı Bir Başlık Açmak Gerekiyor: Deepfake

Deepfake, yapay sinir ağları sayesinde bir görüntüdeki kişinin bir başka kişi ile birleştirilmesini sağlıyor. Benzer şekilde seslerin değiştirilmesini de mümkün kılıyor. Deepfake ile birinin yüzünü kopyalayarak onun hiç söylemediği sözleri söylemesini sağlayabilirsiniz. Hatta hayatta olmayan bir kişiyi ölümünden sonra çıkan bir yapımda başrol olarak oynatabilirsiniz.

Örneğin David Beckham, "Sıtma Bitmeli" kampanyasında deepfake sayesinde 9 farklı dilde konuştu. Bu pek çok kişi için oldukça dikkat çekici görünüyor. Ancak bu örnek, madalyonun yalnızca görünen yüzü! Kullanım alanı giderek artan deepfake, sinema ve reklam sektörüne pek çok kolaylık sağladığı gibi birçok konuda da sorun yaşanmasına neden olabilir.

Hayata veda etmiş oyuncuların, sanatçıların yeni projelerde yer almasını sağlamak telif hakları konusunda sorun yaratabilir. Buna ek olarak deepfake, gerçek dışı haberlerin yayılmasına neden olarak bilgi güvenliğini zarara uğratabilir. Pek çok görüş deepfake'in yeni bir siber tehdit olduğunu belirtiyor.

Görüldüğü gibi yapay zekânın sinema ve reklam sektöründe hem avantajları hem dezavantajları bulunuyor. Bu nedenle projelerinizde yapay zekâdan yararlanmak için mutlaka bu alanda uzman kişilerden yardım almalısınız. Projelerin doğru hedeflere ulaşması, telif hakkı veya farklı etik nedenlerle sorun yaşanmaması için doğru kişilerle/şirketlerle çalışmak son derece önemli! Piktora Yapım olarak biz, yenilikçi ve yaratıcı ekibimizle bu süreçte yanınızda olabilir, hayal ettiğiniz işe kavuşmanıza yardımcı olabiliriz.